2010 yılında AVG firmasının yaptığı çalışmaya göre ABD’de doğan çocukların %90’ı yaşlarını doldurmadan sosyal mecralarda yer alıyor. Bu durum ailelerin çocuklarına ilişkin ayrıntıları başkalarına duyurmayı sevmesi ve doğar doğmaz sosyal medya ve çeşitli mecralarda paylaşması ile gerçekleşiyor.

Doğmamış çocuğa Instagram hesabı

Sosyal medya, insanların duygu ve düşüncelerini, iyi ve kötü anlarını özgürce paylaştıkları bir alandır. Günümüzde Twitter, Instagram ve Facebook gibi sosyal mecralar, insanları daha yakından tanımak ve anlamak için kullanılıyor.

Ailelerin, çocuklarını sürekli olarak sosyal medyada paylaşmasının sebebine gelirsek, bunu yapmalarının tek sebebi gurur hissi ve onaylanma ihtiyacıdır.

Özellikle annelerin çocuklarına olan bağlılıkları, onları yetiştirme tarzları, davranışları, tavırları ve bebekliğinden, çocuğunu gönderdiği okula kadar her şey diğer insanlar tarafından eleştiriliyor. Bunun farkında olan anneler çocuklarını büyütürken daha dikkatli ve her adımı hesaplayarak ilerliyorlar. Bu ilerleyiş zamanla kişilerde başkaları tarafından onaylanma isteği yaratıyor ve bu süreçte annelerin sosyal medyaya çocuklarının her anını yansıtmak istemesi kaçınılmaz oluyor.

Henüz dünyaya gelmeyen bebeklere açılan sosyal medya hesaplarının üzerinden aileler doğru anne-baba olma yarışında piyon haline geliyor. Aileler sosyal medyada çocuklarına aldığı eşyayı, oyuncağı, onları götürüp gezdirdikleri yerleri paylaşarak çevresinden aldığı onayla mutlu oluyorlar bu mutluluk da çocukların çeşitli hallerini paylaşarak son buluyor.

Çocukların psikolojini etkiliyor

Günümüzde çocuklar henüz bir yaşına gelmeden tablet, telefon ve bilgisayar ile vakit geçirmeye başlıyor. Bilişsel yeteneklerini körelten, sosyal becerilerini kısıtlayan, sağlıklarını bozan bu durum, ailelerinin de sosyal medya bağımlısı olmasıyla daha da tehlikeli bir hal alıyor. Belli bir yaşa geldiklerinde ise yaşıtlarıyla parkta oyun oynamak yerine büyük insanlar gibi telefon kullanan, bu alışkanlıkları yüzünden sosyal çevreden uzak olan ve sağlık sorunları yaşayan bireyler haline geliyorlar.

Tüm bunların yanında hayatı boyunca her gün fotoğrafları paylaşılmış olan çocukların ciddi psikolojik sorunlarla karşı karşıya kaldığı belirtiliyor.

İstediği her şeyi elde edebileceğini düşünen, ailesinden hayatının yalnızca iyi giyimli, çok eşyaya ve paraya sahip olduğunu öğrenen çocuk, büyüdüğü zaman, ailesi gibi davranmak, sahte bir hayat yaşamak için çaba gösteriyor. Fakat gerçekten içinde bulunduğu yaşam, dışarıya yansıttığı gibi mutlu bir yaşam olmadığı durumlarda kişiler bunalımla karşı karşıya kalabiliyor.